Kamu Harcamaları İzleme Platformu (KAHİP) tarafından hazırlanan yeni bir çalışma; 2021 yılı için en fazla harcaması olan 14 Büyükşehir Belediyesi’nin ve ona bağlı kurumlarının çevre ve iklim değişikliğine ayırdığı bütçeyi detaylı bir şekilde ele alıyor.

Raporda, belediyelerin azaltım, uyum ve atık gibi konulara ayırdığı bütçe 23,5 milyar ₺ olarak belirlenmiş. Bu rakam belediyelerin bütçesinin ortalama olarak %23’üne gelmekte. Bu pay, 2018 yılından 2020 yılına kadar sabit kalmış ve 2021 yılında ise azalmış.

KAHİP belediyelerin yaptığı harcamaları 4 kategoriye ayırmış:



1. Azaltım

Azaltım hedeflerinin alanları arasında raylı sistem ve bisiklet yolu gibi ulaşım kaynaklı azaltım hedefleri, yenilenebilir enerji üretimi, yenilenebilir enerji kullanımı ve enerji verimliliği, tarımsal ve hayvansal azaltım ve azaltım yönetimi gibi alanlar yer alıyor.

14 Büyükşehir Belediyesi’nin neredeyse tüm azaltım bütçesini daha çok ulaşım odaklı olan raylı sisteme yatırdığını görmek mümkün.

KAHİP raporu raylı sistemler için elektriğin fosil yakıtlardan üretilmiş olabileceğini de dikkate aldığında, raylı sistemin azaltım hedefine oldukça dolaylı bir katkısının olduğunu belirtiyor ve raylı sistem dışında diğer azaltım alanlarına bütçe ayrılmasını öneriyor.

Bu önerilerden biri de bisiklet yolları. Çok az bir belediye bu şekilde yatırım yapsa da Antalya, İstanbul, İzmir, Kocaeli, Konya, Mersin), düşük bütçeli bu yatırım, azaltım hedefine net olarak geri dönüş sağlamakta.

Gaziantep ve Manisa ise azaltım bütçelerini yenilenebilir enerji için kullanan iki belediye. Bununla beraber KAHİP incelenen belediyelerin neredeyse hepsinde güneş enerjisi yatırımlarının kolaylıkla gerçekleşebileceğini belirtiyor.



Özellikle yenilenebilir enerji kullanımı ve enerji verimliliği, insan sermayesinin geliştirilmesi ve bilinçlendirilmesi ile büyük sıçramalar sağlanabilecek bir hedef.

Son dönemde artan çöp yakma projelerine değinen rapor, çöpten enerji üretimi vahşi yakma yoluyla değil; sürdürülebilirlik, döngüsel ekonomi ve sıfır atık prensipler kapsamında gerçekleştirilmesini önermekte.

KAHİP, belediyelerin özellikle gıda üzerinden gerçekleşen uzaktan taşıma emisyonların önüne geçmek içinde seçenekler sunmakta. Şehir tarımcılığına ve hayvancılığına yönelik destekler ve bu destekler ile daha çevre dostu bir tarım planına ayrılacak bütçenin, metan gazı salımını azaltacak tedbirlere yönelik bütçe ayırmaları, tarımda kompost uygulamaları ve organik tarımcılığı desteklemeleri büyük önem taşımakta.

Bununla beraber daha genel bir açıdan bakıldığında, azaltım yapabilmek için öncelikle sera gazı salımının ölçülmesi ve eylem planı yapılmış olması gerekli. 14 belediyeden 6’sı bu konuda bütçe ayırmamış durumda.

2. Uyum



Uyum kategorisi altında belediyelerin su kullanımı ve verimi, yeşil ve yutak alanlar, uyumlu tarım ve hayvancılık ve erken uyarı sistemleri ele alınmakta. Bu harcamalara bakıldığında 14 BB ve BK’nın uyum hedefi için ayırdıkları bütçedeki en önemli payın, içme suyu tesisi yapımına yönelik olduğu görülmekte.

İçme suyu tesisi yapımı, tarımsal sulama tesisi yapımı ve bu sulama tesisi ve içme suyu tesislerinin işletilmesi bir arada düşünüldüğünde, toplam uyum bütçesinin % 60’ı tesis yapımı ve işletilmesine ayrılmakta.

Uyum yatırımlarında ikinci sırayı ise yeşil alanlar almakta.Ancak 14 büyükşehir belediyesi faaliyet raporları incelendiğinde, çim ekimi ve bakımının önemli bir faaliyet olduğu görülmekte. Rapor, çimin aşırı su isteyen yapısına dikkat çekerek, bu alandaki ayrılan bütçenin uyum hedefinin tersine çalıştığına dikkat çekiyor.

KAHİP raporu, çim yerine geleneksel çayır çimen ile aşırı su tüketiminin önüne geçilmesini, şehir ormanları için bütçe eklenmesini önermekte.

Biyoçeşitliliğin ve endemik türlerin korunması için Ankara, Balıkesir, İstanbul ve İzmir büyükşehir belediyeleri bütçe ayrılmış. Özellikle, İzmir, Kayseri ve Mersin’de, zararlılarla mücadelede biyolojik yollar kullanılmakta.

Belediyelerin özellikle yağmur suyunun depolanıp yeniden kullanımının sağlanması konusunda ciddi bir yatırımının olmamasına dikkat çeken rapor, bu konuda sadece İzmir belediyesinin bir çalışması olduğunu ve diğer belediyelerin de buraya yatırım yapmalarını önermekte.

Uyum politikaları için aynı zamanda damla sulama, bölgesel tarımın iklim değişikliği ve derelerin betonlaştırılmadan ıslah edilmesi de uzmanlar tarafından önerilmekte.

3. Atık



Belediyelerin atık için ayırdığı bütçeler katı ve sıvı atık tesis yapımı, atık toplama ve geri kazanımı ile arıtma tesisi yapımını kapsamakta.

Özellikle sıvı atık tesisi yapımı belediyelerin harcamalarında üst sıradayken, arıtma tesisleri bu yatırımlarda öne çıkmakta. Bununla beraber bu arıtma tesislerinin geleneksek derin deşarj mı yoksa ileri biyolojik arıtma tesisleri mi olduğu konusunda yeterli veri bulunmamakta.

Katı atık tesisi yapımı ve tesis iyileştirme konusunda 2021 yılı için İstanbul Belediyesi dışında bir belediyenin yatırım yapmaması da verilerde öne çıkmakta.

Buna ek olarak atık verimliliği yani, katı atık ve atık su ayrıştırma, azaltım ve geri kazanımı konusunda belediyelerin yaptıkları yatırımların çok az olduğuna dikkat çeken KAHİP raporu, atık kazanım bütçesinin atık toplama bütçesinden daha çok olması gerektiğinin de altını çizmekte.

4. Diğer Çevre

KAHİP raporu bu kategori altında şehirlerin, meydanların, hallerin, kıyıların, plajların temizliğine ayrılan bütçeler, doğa koruma ve çevre bilinci eğitimleri, sokak hayvanlarının bakımı, hava kirliliği ölçümü ve çevre laboratuarlarına ayrılan bütçeleri incelemekte.

Bu kategorinin payı belediyelerde %6 seviyesinde görülmekte ve özellikle sokak hayvanları ile temizlik konusunda yatırımlar öne çıkmakta.

KAHİP raporu bu kategori altında ekoloji eğitimlerine ve çevre laboratuvarları ile ölçüm ve denetleme için daha fazla bütçe ayrılmasını önermekte.



Bu başlıklar ile ele alındığında KAHİP 2021 İzleme Raporu’na göre büyükşehirlerin ve bağlı kuruluşlarının ellerindeki toplam bütçenin ortalama %23’ünü oluşturan ÇKİD bütçesini, ağırlıklı olarak, geleneksel belediyecilik anlayışı içinde yer alan, ulaşım sorununu çözme, su bulma, katı ve sıvı atık toplama, insanların kullanımına büyük ölçüde kapalı alanlarda çim ağırlıklı yeşil alan ve peyzaj düzenlemesi gibi faaliyetlere ayırdıkları görülmektedir.

Bunların dışındaki yenilenebilir enerji üretimi, kullanım ve enerji verimliliği; tarımsal ve hayvansal azaltım; sera gazı ölçümü, iklim eylem planı yapılması ve uygulanması; yağmur suyu geri kazanımı; suyun verimli kullanımı; uyumlu tarım ve hayvancılık; iklime bağlı afet / taşkın erken uyarı sistemi; atık verimliliği ve geri kazanım gibi hedeflere ayrılan bütçeler çok küçüktür.

Çalışmada sonuç olarak küresel ısınma ve yaşanan iklim krizinin kentler üzerindeki etkileri ve kentlerin bu krize katkıları birlikte düşünüldüğünde, “yeşil belediyecilik” büyükşehir belediyelerinin gündemine anaakım olarak girmesi gereken, geç kalınmış acil bir hedef olarak orta çıkmakta.

TESEV üzerinden yayınlanan KAHİP raporuna buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

 

FacebookTwitter