ÇİSİP projesinde bir araya gelen Sağlık ve Çevre Birliği HEAL, Halk Sağlığı ve Uzmanları Derneği (HASUDER) ve Kocaeli Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı ‘Türkiye’de Sıcak Hava Dalgaları’ çalışmasını yayınladı.

Çalışmada, küresel ısınmanın artmasıyla sıcak dalgası ve kuraklık gibi aşırı iklim olaylarının gerçekleşme sıklığı, süresi ve şiddetinin arttığı ortaya konuldu. Sıcak dalgalarıyla birlikte dünyayı ve Türkiye’yi bugün yaşananlardan çok daha ciddi boyutlarda su kıtlığı ve çevre kirliliği tehlikeleri bekliyor.

1970’lerden beri sıcaklığın her 10 yıl içinde yaklaşık 0.2 arttığı belirtilen çalışmada Avrupa’nın küresel ortalamadan daha hızlı ısındığına dikkat çekiliyor. Son 10 yılda Avrupa kara alanları üzerindeki ortalama yıllık sıcaklığın sanayi öncesi döneme göre 1,7 ila 1,9 arttığı belirtiliyor.

Türkiye de Avrupa’ya benzer bir şekilde sanayileşmenin yoğunlaşmaya başladığı tarihlerden bu yana ısınıyor ve 2020 yılı, son 40 yılın üçüncü en sıcak yılı olarak kayıtlara geçti. 2020 yılı için ölçülen 14,5 olan yıllık ortalama sıcaklık, 1981-2010 normalinin 1,4 üzerinde. Önümüzdeki 10 yılda özellikle büyük şehirlerde 3-4lik bir artış görmemiz söz konusu.

Türkiye’de Sıcak Dalgaları ve Halk Sağlığı

bilgi notunu indirmek için tıklayın

TÜRKİYE’DE BÜYÜK ŞEHİRLER DAHA HIZLA ISINIYOR

Çalışmada ‘kentsel ısı adası’ olarak tanımlanan ve şehirlerin sıcaklığının çevrelerindeki kırsal ve doğal alanlara kıyasla daha yüksek olması durumuna dikkat çekiliyor. New York ve Londra gibi büyük şehirlerin çevrelerinde doğal alanlara oranla sıcaklığın 3-4 fazla olduğu kaydediliyor. 

Türkiye’de kentsel ısı adalarına vurgu yapılan raporda söz konusu sorunun büyük şehirlerde yaşandığı ifade ediliyor. Türkiye’de kentsel ısı adası sorunu özellikle İstanbul, Bursa, Trabzon gibi büyük şehirlerinde öne çıkıyor. 

Çalışmanın yazarlarından, İklim Araştırmaları Derneği’nden İklim Dayanıklılığı Uzmanı Naz Beykan, “Kentsel ısı adası etkisi, şehirlerdeki iklim değişikliği kaynaklı sıcaklık artışlarını pekiştiriyor. Örneğin, İstanbul İklim Değişikliği Eylem Planı’ndaki en kötümser senaryo projeksiyonlarına göre, 21. yüzyılın sonunda şehrin ortalama hava sıcaklığının 4,5 artması bekleniyor. Kentsel ısı adası etkisinin ise bunun üstüne 1-2‘lik daha artış eklemesi öngörülüyor. Tüm şehirler mekansal planlamalarında kentsel ısı adası etkisini göz önünde bulundurulmalı’ dedi. Çalışmada Paris Anlaşması’nın önemine dikkat çekilerek çok geç olmadan 1.2 ’yi bulan ortalama sıcaklık artışının 1,5 ile sınırlandırılması tavsiye edildi.

Haber: New York’tan İstanbul’a sıcak hava dalgalarına karşı kentler

SICAK HAVADAN ÖLÜMLER ARTACAK

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ)’nün tahminlerine göre, 1998-2017 yılları arasında 166 binden fazla insan sıcak hava dalgaları nedeniyle hayatını kaybetti. Çalışmada, 2000 ila 2016 yılları arasında sıcak hava dalgalarına maruz kalan insan sayısının ise 125 milyon arttığı belirtiliyor. Halk sağlığı uzmanı Çiğdem Çağlayan, “2020 yılı, son 40 yılın üçüncü en sıcak yazı olarak kayıtlara geçti. Lancet Geri Sayımı’nın 2020’deki raporuna göre küresel olarak son 20 yılda, 65 yaşın üzerindeki kişilerde sıcağa bağlı ölümlerde yüzde 53.7 artış yaşandı. Özellikle yaşlılar, bebekler, açık havada çalışanlar ve kronik hastalığı olanlar sıcak dalgalarından en çok etkilenen risk grubu arasında” diye konuştu.

Çalışmada ayrıca, Avrupa ve Türkiye’nin sıcak dalgalarına karşı en kırılgan bölgeler arasında yer aldığı, 2071-2100 yılları arasında, Avrupa’nın belli bölgelerinde sıcak havalara bağlı ölümlerin geçen 40 yıla oranla 50 kat artacağının altı çiziliyor. Ölümlerin 150 binin üzerine çıkabileceği ve sıcak hava dalgalarının 21. yüzyılın sonunda, iklimle ilgili afet ölümlerinin yüzde 99’undan sorumlu olabileceği belirtiliyor.

HEAL Türkiye Sağlık ve Enerji Politikaları Kıdemli Danışmanı Funda Gacal, “İklim değişikliğinin sonucu olan sıcak dalgalarının doğrudan ve dolaylı ölüm, kronik hastalık, iş kazaları ve sakatlık gibi sağlık sonuçları yarattığı ortada. Sağlık sektörünü doğrudan ilgilendiren bu konuda DSÖ’nün ‘Sıcak-Sağlık Eylem Planları’ gibi rehber uygulamaların Türkiye’de hayata geçmesini talep ediyoruz” dedi.

 

SICAK DALGALARI HAVA KALİTESİNİ BOZUYOR

Çalışmada, sıcak hava dalgalarının sağlık etkilerinin yanı sıra enerji, su ve ulaşım gibi sağlık için gerekli olan geniş altyapı üzerine de etkileri olduğu vurgulanıyor. 

Aşırı sıcaklardan hava kalitesinin de etkilendiği anlatılan raporda şu ifadelere yer verildi: “Sıcak ve güneşli günler ozon seviyelerini artırabilir ve bu da özellikle trafikten kaynaklanan NOX (azot oksit) seviyelerini etkiler. Ayrıca iç mekanların daha fazla soğutulması elektrik tüketiminin artırırken buna bağlı olarak kirliliği artıyor. Ozon ve partikül madde kirliliği ciddi sağlık riskleri oluşturabilir.”

Sıcak dalgaları hava kadar su kaynaklarını da olumsuz etkiliyor. Aşırı buharlaşma nedeniyle su kaybı ve buna bağlı olarak su kıtlığı yaşanabileceği belirtiliyor. Su kaynağının buharlaşarak azalmasıyla sudaki kirletici oranının artması dünyayı bekleyen tehlikeler arasında sıralanıyor.

 

KARAR VERİCİLERE ÇAĞRI!

Çalışmanın katılımcıları yerel yönetimlere ve merkezi yönetime çağrıda bulunarak sıcak hava dalgalarının etkisinin aza indirilmesi için öneriler getirdi

  • Kapsamlı ve erken uyarı sistemleri
  • Kamuya açık tıbbi tavsiye ve uyarı
  • Sıcak dalgasını temel alan sağlık eylem planı
  • Konut, yeşil alan ve şehir planlamasında iyileştirmeler
  • İç mekan ısı maruziyetinin şehir planlama ve mimarlık ölçeğinde ele alınması
  • Hassas gruplar için sağlık planlaması
  • Sağlık ve sosyal sistemlerin altyapısının iyileştirilmesi

 

SICAK HAVA DALGALARININ SAĞLIĞA ETKİSİ 

  • Sıcak çarpması
  • Isı krampları
  • Isı yorgunluğu
  • Isıya bağlı bayılma
  • Rabdomiyoliz (iskelet kasının yıkımı ve kana karışması)
  • Isıya bağlı döküntüler
  • Kalp, dolaşım sistemi, böbrek, sinir sistemi ve solunum sistemi hastalıkları
  • Uyku bozuklukları
  • Ruhsal hastalıklar
FacebookTwitter